BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ
*Bağışıklık sistemi:
→Vücudun hastalık yapıcı mikroplara karşı gösterdiği dirence bağışıklık denir.
→Vücut bu mikroplara karşı çeşitli savunma hatları geliştirmiştir.
→Bağışıklık; genel savunma ve özgül bağışıklık olmak üzere gruba ayrılır.
**Genel savunma:
→Bu savunma hattında, vücut hastalık yapıcı mikropları birbirinden ayırt edemez.
→Bu nedenle buna genel savunma denir.
→Genel savunma; birinci ve ikinci savunma hattı olmak üzere iki gruba ayrılır.
***Birinci savunma hattı:
→Bu savunma hattında; deri, göz, solunum ve sindirim sistemi mikropların vücuda girmesine engel olmaya çalışır.
→Göz yaşında, solunum ve sindirim sistemi salgılarında bulunan lizozim enzimi bakterileri parçalar.
→Midenin asidik ortamı ve ince bağırsağın bazik ortamı mikropların büyük bir kısmını öldürür.
→Eğer mikroplar, bu savunma hattını aşarsa; ikinci savunma hattı devreye girer.
***İkinci savunma hattı:
→Bu savunma hattı, mikroplar dokulara girdiğinde devreye girer.
→Öncelikle; mast hücreleri ve bazofiller histamin salgılamaya başlar.
→Histamin salgısı, kılcal damarların genişlemesini sağlar ve geçirgenliklerini arttırır.
→Bunun sonucunda bol miktarda kan plazması ve akyuvar kılcal damar dışına çıkarak doku sıvısına geçer.
→Böylece doku sıvısının aşırı artmasına bağlı olarak, dokularda ödem (şişme) ortaya çıkar.
→Bunun sonucunda vücut sıcaklığı artar ve kandaki demir oranı düşer.
→Vücut sıcaklığının yükselip, kanın demir oranının düşmesi birçok mikroorganizmanın üremesini durdurur.
→Daha sonra fagositoz yapan hücreler, mikroplara saldırmaya başlar.
→Nötrofiller (%65), monositler (%5), eozinofiller (%1,5) ve makrofajlar mikropları fagositoz ile hücre içine alarak
yok eder.
→Doğal katil hücreler ise salgıladıkları lizozim enzimi ile bakterileri parçalar.
→Virüsler tarafından enfekte edilmiş olan hücreler ise interferon salgılayarak, sağlıklı hücreleri uyarır.
→Böylece sağlıklı hücrelerde virüslerin çoğalması engellenir.
→Aşırı miktarda mikrop yutan akyuvar ve makrofaj hücreleri patlar.
→Bunun sonucunda dokuda iltihaplanma (yangı) ortaya çıkar.
→Eğer mikroplar ikinci savunma hattını aşarsa; üçüncü savunma hattı devreye girer.
**Özgül bağışıklık (3. savunma hattı):
→Özgül bağışıklık, vücudun üçüncü savunma hattını oluşturur.
→Bu savunma hattında, vücut hastalık yapıcı mikropları birbirinden ayırt edebilir.
→Bu nedenle buna özgül bağışıklık denir.
→Bu savunma hattı, T ve B lenfosit hücrelerinden oluşur.
T-lenfositler:
→Hücresel bağışıklıktan sorumludur.
→Bunlar sarı ilikte üretilir ve timus bezinde olgunlaşırlar.
→Bunların bir kısmı salgıladıkları kimyasal maddelerle mikropları yok eder.
→Bunların bir kısmı da hafıza hücresine dönüşür.
B-lenfositler :
→Humoral (sıvısal) bağışıklıktan sorumludur.
→Bunlar sarı ilikte üretilir ve aynı yerde olgunlaşırlar.
→Bunların bir kısmı antikor üreterek mikropları etkisiz hale getirir.
→Antikor üreten B-lenfosit hücrelerine plazma hücreleri denir.
→Bunların bir kısmı da hafıza hücresine dönüşür.
→İlk defa vücuda giren bir mikrobun, lenfositler tarafından etkisiz hale getirilmesine birincil bağışıklık denir.
→İlerleyen zamanlarda aynı hastalık mikrobu tekrar vücuda girerse, hafıza hücreleri sayesinde çok daha hızlı
bir şekilde etkisiz hale getirilir.
→Buna ikincil bağışıklık denir.
→I. grafikteki birey, hastalık mikrobu ile t1 anında ilk kez karşılaşmıştır. (birincil bağışıklık)
→II. grafikteki birey, daha önce hastalığı geçirmiş ve t2 anında aynı hastalık mikrobu ile tekrar karşılaşmıştır.
(ikincil bağışıklık)